Merhaba sevgili hemşerilerim, öncelikle yeni bir yıla daha girdik herkese sağlık, huzur, mutluluk ve ayrıca birlik beraberlik getirmesini temenni ediyorum. İşte yeni bir yıl ve tekrar bir kış ayına girdik ilk kar yağdığında çok sevdiğim köyüme gittim ve çocukluğumdan hatırladığım bazı güzel anıları sizlerle paylaşmak o güzel günlere geri dönmek için yazmaya başladım. Hısım akraba bir araya gelir bazı sohbetler olurdu evet size çok özlediğim o zaman dan sonra tadını hala bulamadığım Arabaşı çorbamızdan bahsedeceğim. Ben o günlerde sadece çorbasını sevdiğimi düşünüyordum ama işin özünü doğrusunu sonradan buldum. Bu çorba şimdi lokantalarda satılıyor ama o tat hiçbir zaman olmuyor. Bence İşin sırrı eş dost, akraba toplanacak ve tepsilerle hamur dökülecek ve çorba tası hamurun ortasına konulacak sofradaki herkesin kaşığı tek bir tasa girecek ve ara sıra kaşıktan hamur düşecek tasın dibinden tavşan ya da tavuk etine ulaşılacak ve hayırdır ağa sen tasın dibinde ne arıyorsun denilecek ve hamur düştü onu arıyorum cevabından sonra o kaşık, hamur ve tavşan etiyle birlikte midelere inecek ve bu esprilerle kahkahalar la bir Arabaşı sohbeti yenisi yapılana kadar devam edecekmiş. İşte o çorbanın güzel tadını ve hala anlamadığım ama lezzetli hamurunu da özledim. Keşke şimdi de bu tür organizasyonlar yapılabilse de insanlar bir araya bir vesile ile gelse (ben inanıyorum ki çok uzaklarda olsa da insanlar bunun için gelir) . Umarım o özel günleri gelenekleri hala devam ettirenler vardır. Ayrıca çocukluğumuzda, büyüklerimizin oynadığı geleneksel oyunumuz yüzük oyunu oynanırdı hatırlıyorum, bazı büyüklerimiz organize eder bir araya gelinir takımlara ayrılarak yüzük oyunu başlar ve çok büyük bir keyif alınırdı. Tabi ki bizler sadece seyirci olurduk ama bazen 10 kişinin oynadığı ama onlarca kişinin seyredip güldüğü ve yenisi oynanana kadar bir derbi maçı kadar konuşulup eğlenildiği bir oyun hala görmedim. Evet bu güzel anıları bizlere yaşatan, gösteren herkese çok teşekkür ediyorum. Özellikle bu oyunda o zamanlarda hatırladığım kadarı ile insanları bir araya getiren rahmetli Yaşar Sefa ve Tahir Tontu’ya ve ayrıca İmdat Kibar, Dursun Çekilmez, Fevzi Aydın, Fahrettin Kibar, Zeki Aydın, Rıza Erdoğan ve Cahit Ceylan gibi ismini şu an yazamadığım sevgili büyüklerimize teşekkür ederim. Bu vesileyle tekrar 2014 yılı hepimize önce sağlık, huzur ve mutluluk getirmesi dileklerimle Allah`a emanet olun sevgi ve saygılarımla.